Konut Kredilerindeki Artış Yüzde 27

07/03/2013

13 haftalık ortalamada tüketici kredi artışı (kredi kartı hariç) yüzde 23,3 düzeyinde bulunurken konut kredilerinde artış yüzde 27, ihtiyaç kredileri ve diğer kredilerdeki artış ise yüzde 22’ye ulaştı.



AA muhabirinin BDDK verilerinden derlediği bilgilere göre 22 Şubat haftasında kredilerin artış hızı yüzde 19,3 ile son yedi ayın en yüksek seviyesine çıktı. Tüketici kredilerindeki yıllık artış (kredi kartı hariç) yüzde 18 seviyesinde. Bu oran 2012 yıl sonu yüzde 15 seviyesindeydi. 13 haftalık ortalamalara baktığımızda tüketici kredi artışı (kredi kartı hariç) yüzde 23,3 düzeyinde bulunurken konut kredilerinde artış yüzde 27, ihtiyaç kredileri ve diğer kredilerdeki artış ise yüzde 22’ye ulaştı.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan dün Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nda (SETA) düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, ”Banka kredileri sadece tüketime yönelik şekilde artıyorsa biz bundan endişe duyarız. Bu tür kredilerin ölçülü artması için özel çaba içerisindeyiz” demişti.

 Son verilere göre kredilerdeki artışın kredi kartları ve ticari krediler öncülüğünde arttığını belirten analistler tüketici kredilerinin artış patikasında olduğunu fakat hali hazırda endişe edilecek bir durum olmadığını belirtiyor.

Analistler tüketici kredilerinin belirgin bir şekilde ticari kredilerden fazla artmaya başlaması veya tüketici kredilerindeki artış hızının devam etmesi durumunda BDDK’nın Haziran 2011’deki gibi tüketici kredilerindeki karşılıkları artırabileceğini ifade ediyor.

"Önlem alınması için özel sektör borçluluğundaki ivmeye bakılıyor"

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Akbank Başekonomisti Fatma Melek, Merkez Bankası’nın amacının, finansal ve fiyat istikrarı çerçevesinde kredilerin ve iç talebin daha kontrollü büyümesini sağlamak olduğunu belirterek, bu süreçte de kredilerin sektörel kompozisyonuna yönelik önlemlerin ön plana çıktığını ifade etti. 

Melek, net döviz kazandırıcı sektörlerden ziyade, tüketici kredilerine ilişkin kısıtlayıcı önlemlerin üzerine odaklanıldığını söyleyerek, şunları kaydetti: ”Önlem alınması için özel sektör borçluluğundaki ivmeye bakılıyor. Burada da hane halkı yükümlülüklerin toplam varlıklara oranı ile bireysel kredilerin tasarruf mevduatına oranı önemli bazı göstergeler. 2011 yılında olduğu gibi BDDK, buradaki artış hızına bakarak gerektiği takdirde bir önlem alabilir.”

Merkez Bankası'nın Söylemeleri Daha Sıkılaştırıcı

İş Yatırım Bankacılık Sektörü Analisti Kutluğ Doğanay, Bizce Merkez Bankası’nın şu aşamada uyguladığı politikalarla sistemdeki oyuncuları verdiği mesajlarla yönetmeyi amaçladığını belirterek, ”Söylemleri uygulamalarından daha sıkılaştırıcı bir durumda” dedi.

Geçmiş tecrübeyle birlikte değerlendirildiğinde kredi büyümesine Merkez Bankası’nın müdahale yeteneği sınırlı olduğuna dikkati çeken Doğanay, 2010-2011 dönemine göre uyguladığı politikaların hedefleri gerçekleştirme gücünün daha fazla ve bankaların bilançolarına bakıldığında kredi-mevduat oranlarının sıkışık durumda olduğunu söyledi.

 Dolayısıyla 2010-11 dönemine kıyasla zorunlu karşılıklarla sıkılaştırma politikasının daha iyi sonuç verebileceğine değinen Doğanay, en nihayetinde oyuna BDDK’nın dahil olması ve tüketici kredilerinin maliyetini yükseltmesinin hem daha doğrudan hem de daha sonuca yönelik bir müdahale olacağını aktardı.

Doğanay, BDDK’nın yine Haziran 2011’de yaptığı gibi teminatsız tüketici kredileri için genel karşılık oranını yükseltip uzun vadeli tüketici kredileri için tutulması gereken sermayeyi de artırabileceğini ve kendilerinin henüz BDDK’nın oyununa dahil olacağını düşünmediklerini ifade etti.

Kredilerin artış hızı yüksek görünse de son dönemde tüketici kredilerinde faiz düşüşlerinin durduğunu ancak ticari kredilerin ucuzladığının görüldüğünü kaydeden Doğanay, bu kompozisyonun ekonomi yönetiminin de istediği bir durum olduğunu dile getirdi.

Doğanay, şunları kaydetti: ”Bizce ekonomi yönetimi açıkça hangi kredide ne kadar büyüme hedeflenmesi gerektiği mesajını vermeliydi. Ülkede yoğun özelleştirme ve proje finansmanı programı var. Bu yatırımlar finansal istikrarı bozmadığı gibi istihdam ve büyümeye de olumlu yanşayacak. En azından bu yönde verilen krediler Merkez Bankası’nın takip ettiği kredi büyümesi dinamiklerinden hariç tutulmalıydı.”

Tüketici Kredileri Artmaya Devam Ederse BDDK Önlem Alabilir

Odeabank Ekonomik Araştırma Müdürü Sözer, son verilere göre, kredilerdeki artışın kredi kartları ve ticari krediler öncülüğünde arttığına dikkati çekerek, ”Her ne kadar tüketici kredileri de artış patikasında olsa da, halihazırda endişe edilecek bir durum olmadığını düşünüyorum” dedi.

Mevcut durumda kredilerdeki artışın sadece tüketimden kaynaklanmıyorsa da, önümüzdeki dönemde böyle bir risk gerçekleşmesi durumunda BDDK’nın tüketici kredilerindeki karşılıkları Haziran 2011’de olduğu gibi artırabileceğini belirten Sözer, böyle bir önlemin, tüketici kredilerinin arz yönlü politikalarla hız kesmesine yol açacağını ifade etti.

 Sözer, tüketici kredilerinin belirgin bir şekilde ticari kredilerden fazla artması veya tüketici kredilerinin artış hızının devam etmesi durumunda BDDK’nın önlem alabileceğini belirtti.

BDDK 2011 Yılında Ne Yapmıştı?

BDDK 2011 yılı Haziran ayında yaptığı düzenleme ile tüketici kredilerinin toplam kredilerinin yüzde 20’sini aşan bankalar ile, donuk tüketici kredilerinin payı toplam tüketici kredilerinin içinde payı yüzde 8’i aşan bankaların, birinci gruptaki tüketici kredileri için karşılık oranı yüzde 1’den yüzde 4’e, ikinci gruptaki tüketici kredileri için karşılık oranı yüzde 8’e çıkarmış, Ayrıca, 24 aya kadar olan tüketici kredileri ve 24 aydan uzun süreli olan tüketici kredilerinin sermaye yeterliliği içindeki paylarını artırmıştı.

Kaynak: Milliyet