Konut kredisi kapatılınca, hayat sigortası bireysele çevrilsin

08/04/2008

Bankaların konut kredisi verdikleri kişilere zorunlu olarak yaptırdıkları hayat sigortası konusuna geçen hafta değinmiştik.

Bir süreden beri hayat sigortasının konut kredisi maliyetini artırdığını ileri sürenler oluyordu. Hatta Sanayi ve Ticaret Bakanlığı konut kredisi alırken yaptırılan bu sigortayı zorunlu olmaktan çıkartmak için Tüketici Kanunu'nda değişiklik yapmaya hazırlanıyordu. Biz de bu gelişmeler üzerine, 'hayat sigortası yaptırmayı ihmal etme, çoluk çocuğuna borç bırakma' diye okurlarımızı uyarmıştık. Bu uyarıyı yaparken de hayat sigortasının aslında kredi maliyetini çok artırmadığını, ancak 300-350 YTL'lik bir yük bindirdiğini yazmıştım. Verdiğim rakamlara iki okurumuzdan itiraz geldi. İlhan Filiz adlı okurumuzun maili şöyleydi: "Sayın Fehim Bey, yaklaşık bir hafta önceki Milliyet Emlak ekinde hayat sigortası ile ilgili yazınızı okudum. Tabii ki size katılıyorum. Ancak yazınızdan anlayamadığım konu sigorta poliçesinin miktarıyla ilgili. Bir kereliğine ödenen 300 YTL'lik hayat sigortası priminden bahsediyorsunuz. Ben hangi bankaya gittiysem, 200 bin YTL için en az hayat sigortası primi yıllık peşin yaklaşık 1000 YTL istendi. (Yani 8 yıl için 8 bin YTL civarı.) Ben sigortacılık sektörüyle ilgili çok fazla bilgiye sahip olmamakla birlikte bu miktarın çok da küçümsenecek bir miktar olmadığını düşünüyorum. Yok, eğer konu sizin dediğiniz gibiyse ben bir yerlerde yanlışlık yapıyorum demektir. Kısaca sorum, 300 YTL'lik hayat sigortası primi ile bilgiyi biraz açar mısınız? Teşekkürler..." Okurumuz haklı. Benim, herkes tarafından bilinen bir konu olduğu düşüncesiyle kaleme aldığım ifadeler doğal olarak eksik kalmış. Benim ele aldığım örnek 100 bin YTL'lik konut kredisi için istenilen 4 bin YTL'lik hayat sigortası primiyle ilgiliydi. Bu bedeli bir yılda ödemek istediğinizde 12 ay süresince vereceğiniz para 300-350 YTL arasında değişecektir. Ve bu ödeme 12 ay sonra bitecektir. Ancak bu sigorta taksitlerini 120 aya yaydığınızda, her ay konut kredisine ek olarak 33 YTL civarında hayat sigortası primi ödersiniz. Okurumuz 8 bin YTL'lik hayat sigortasını 12 ayda 600-700 YTL'lik taksitler halinde ya da 120 ayda 66 YTL'lik taksitlerle ödeyebilir. Sizce 200 bin YTL'lik kredi için 10 yıl boyunca her ay 60-70 YTL sigorta primi ödemek çok mu fazla bir para? Erdal Köroğlu adlı okurumuzun maili de şöyle: "Yazılarınızı takip eden bir Milliyet okuyucusuyum. 29 Mart 2008 tarihli yazınızı okuyunca çok şaşırdım. Konut kredileri kullanırken yaptırılan hayat sigortası ile ilgili verdiğiniz değerler çok yanlış ve eksiktir, sanıyorum sizi sigorta şirketleri yanıltmış. Yazınızda hayat sigortasının kredi maliyetini 300-500 YTL kadar arttırdığını savunuyorsunuz. Ben kredi kullandım ve hayat sigortası yaptırdım. Birçok sigorta firmasından teklif aldım, en ucuzu 3 bin 500 YTL idi. Ayrıca yazınızda belirttiğiniz gibi, hayat sigortası kredi alırken bir kere ödenmemektedir. Hayat sigortası her yıl yenilenmekte ve yaşınız ilerlediği için verilen ücret sürekli artmaktadır. Konut kredisi alırken yaptırılan hayat sigortası, kredi süresince aylık ortalama 250-300 YTL ek bir yük getirmektedir. Bu yükün Türkiye standartlarında hiç azımsanamayacak bir rakam olduğu açıktır. Sigorta şirketlerinin, ellerine gelen hazır müşterileri çok yüksek rakamlarla boğmak yerine, hayat sigortası ücretlerini makul değerlere çekerek sigortanın gerekliliğini savunmalarının daha iyi olacağını düşünüyorum. Bu bilgiler ışığında okuyucularınızı aydınlatmanızı rica eder, çalışmalarınızda başarılar diler, saygılar sunarım." Okurumuzun ifade ettiği gibi hayat sigortası her yıl yenilenmiyor. Kredi alırken, kredi süresine göre bir prim hesaplanıyor ve isteyen bu primi peşin, isteyen 12 taksitte, isteyen kredi taksiti sayısı kadar sürede ödeyebiliyor. Örnekleri yukarıda verdim. Yenisini yaptırmaya gerek yok Konut kredisi kullanırken yaptırılan hayat sigortası konusunda az bilinen bir konuya daha değinmek istiyorum. Hayat sigortası yaptırmış olan bir kişi, sigortası devam ederken konut kredisi almak isterse yeniden hayat sigorta yaptırmasına gerek yok. Önceden yaptırmış olduğu hayat sigortasıyla ilgili belgeleri, kredi kullanacağı bankaya vermesi yeterli. Çifte hayat sigortası çifte güvence sağlamadığından asıl bu halde olanlar gereksiz yere para sarf etmiş ve kredi maliyetini artırmış oluyor. Bu konuda da uyanık olmakta fayda var. Aslında hayat sigortası değil Konut kredisi kullanılırken yapılan hayat sigortası aslında hayat sigortası değil. Neden değil? Çünkü kredilerini kazasız belasız son kuruşuna kadar ödeyen kişi, bu süre sonunda hayat sigortasında biriken parayı geri alamıyor. Aslında yapılan sigorta, 'hayat' sigortası adı altında 'risk' sigortası. Bankalar bu sigortayı aslında tamamen kendilerini korumak amacıyla zorunlu kılıyor. Eğer kredi kullanan kişi kredi taksitleri bitmeden vefat ederse, banka hayat sigortasıyla kredi borcunu kapatıyor. Ev de borçsuz bir şekilde ölen kişinin mirasçılarına kalıyor. Ancak kredi alan kişi kredi borcunu tamamen öder ve hayatını devam ettirirse biriken parayı alamıyor. Para yine sigorta şirketine kalıyor. Neden? Asıl tartışılması gereken konu bu. Bu konuda Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın görüşünü ve tavrını çok merak ediyorum. Sanırım onlar da işin içinden çıkamamışlar ki, "zorunlu olmaktan çıkaralım, bu dertten kurtulalım" havasına girmişler. Bireysel emekliliğe çevrilsin Benim bu soruna naçizane bir önerim var. Konut kredisi alırken yaptırılan hayat sigortası, kredi borcu bitince bireysel emekliliğe dönüştürülsün. Zaten devlet bireysel emekliliği özendirmiyor mu? Bireysel emeklilik şirketleri bu konuda neden sesini çıkarmıyor? Alın size bir kalemde yüz binlerce müşteri.
Kaynak: Milliyet