Konutta kriz var, bizde de olsun

07/09/2007

Dünyada konut kredisi ve mortgage krizi var ya! Eh bizde de olması gerekli diye mi düşünelim? Türkiye dünya ile bütünleşti; dünyada kriz var. O zaman bizde de olmalı

Hadi gelin o şirin buzağıcığı bulmadan önce bir fıkra yazalım. Dönemin Papası döneminde ilk kez New York’a gitmiş. Uçaktan inince büyük bir ilgi ve tantana ile karşılanmış. Onlarca kamera ve gazeteci gelişini görüntülemiş. Bu arada zıpır gazetecinin teki aradan sıyrılıp Papa’ya sorusu sormuş: “Sayın Papa, New York’taki genel evleri de ziyaret edecek misiniz?”. Papa şaşırmış. Bu fani dünya ile, özellikle genelev gibi konularla hiç ilgisi olmadığı için o şaşkınlıkla yanıt vermiş: “New York’ta genelev mi var?” Bir gün sonra zıpır gazetecinin gazetesinin birinci sayfasında dokuz sütuna manşet patlatılmış: “Papa New York’a iner inmez genelevleri sordu...” *** Şu sıralarda aram biraz limoni olsa da, Deniz Gökçe bana üniversitede istatistiği ve matematiği sevdiren öğretmenlerden biridir. Deniz Hoca'dan 1987 yılında İstatistik dersi alırken samimi geçen derslerde, “çocuklar, istatistik rakamları kullanarak yalan söyleme sanatıdır” demişti. Özal dönemindeki "İcraatın İçinden" programlarında bu olguyu çok iyi anlamıştık. Büyüme rakamları enflasyon düşülmeden veriliyordu ve Türkiye ekonomisi sayılarla patlıyordu! İşte Türkiye’de konut kredisi krizi var izlenimi yaratmaya çalışan gazeteci arkadaştan bence aynı yöntemi izlemiş. Sayılar tamamen doğru, ama yorum baştan aşağı yanlış! Başlık süper... Tam kriz başlığı: “Konut kredisinde tehlike sinyali, batık dört kat arttı”. Haberde de Türkiye’de son dönemde konut kredilerinde batık oranının nasıl yüzde 336 arttığı işleniyor. Hadi bir de rakamlara bakalım mı? Çünkü aynı haberde güzel bir tablo da hazırlanmış. Bu tabloya göre Türkiye’de 27 milyar YTL (aşağı yukarı 20 milyar dolar) konut kredisi varmış. Geçen yıl ise bu kredi miktarı 20.8 milyar YTL imiş. Yani yıllık artış oranı yüzde 30. ekonominin yüzde 7 büyüdüğünü düşünürsek ciddi yüksek bir artış oranı. Peki bu kadar konut kredisi içince batık oranı ne? Oran verilmiyor da sayılar veriliyor: 2006’da 27 milyon YTL; 2007’de 116 milyon YTL (yani sadece 90 milyon dolar). Evet artış oranı yüzde 336. Ama miktar topu topu 90 milyon dolar! Ülkede toplam 20 milyar dolar konut kredisi var; bunun sadece binde 4’ünde sorun var. Bu sorun da sadece ve sadece 90 milyon dolar (ya da orta ölçekli bir proje büyüklüğü kadar). Ama başlık orada: Konut kredisinde tehlike sinyali! Bu arada otomobil kredilerinde batık oranı toplam kredi stokunun yüzde 3,4’e ulaşmış; değer olarak da batık konut kredisi miktarını bile aşmış (197 milyon YTL 151 milyon dolar), ama habere göre o alanda bir sorun yok! Şimdi denebilir ki, haberi yapan muhabir arkadaş haberi güzelce yazmış, konuları işlemiş. Ama yazı işleri başlığı atarken işi abartmış. Olabilir. Gazetelerde bu tür iş içler yaşanmaktadır. Ama ben de soruyorum: Acaba bu başlığı atan sayfa sekreterleri cezalandırıldı mı? Cezalandırılmadıysa haberin sahibi muhabir arkadaş, “benim haberimi .iç ettiler; beni de rezil ettiler” diyerek istifa etti mi? İkisi de olmadıysa, neden bir sektörün ve hatta bir ekonominin kaderi ile bu biçimde oynanmasına izin veriyorsunuz? Türkiye’nin en büyük iki gazetesinden birine devlet el koydu diye o gazete sahipsiz ve denetimsiz mi kalacak? Yoksa bu tür faili meçhul cinayetler ile sektörlerimizin ve ekonomimizin katledilmesi sürecek mi? Palavra değil, yanıt isterim beyler...
Kaynak: Referans Gazetesi