Yılın Üçüncü Çeyreğinde Bireysel Kredi Taleplerinde Düşüş Bekleniyor

10/06/2011

Eurobank Tekfen Genel Müdürü Sönmez yılın üçüncü çeyreğinde bireysel kredi taleplerinde düşüş beklediklerini bildirdi

eeEurobank Tekfen Genel Müdürü Sönmez, "Hiçbir bankanın yıllık büyüme hedefinin üzerine çıkmaya çalışacağını zannetmiyorum" dedi.

Eurobank Tekfen Genel Müdürü Mehmet Sönmez, kendisinin aynı zamanda Türkiye Bankalar Birliği yönetiminde yer aldığını ve 28 yıldır sektörün içinde bulunduğunu belirterek, "Biz verilen mesajları sektör olarak çok iyi algıladık. Hiçbir bankanın yıllık büyüme hedefinin üzerine çıkmaya çalışacağını zannetmiyorum. Dolayısıyla bir önlem alınmasına da hiç gerek kalacağını düşünmüyorum" dedi.

Sönmez, yaptığı açıklamada, bu yılın ilk 5 ayında özellikle bireysel kredilerdeki artışın geçici olduğunu, insanların seçimden önce ihtiyaçlarını giderme isteği nedeniyle talebin öne çekildiğini, dolayısıyla Temmuz-Kasım döneminde bireysel kredilerdeki artış hızının özellikle Mart-Mayıs dönemindeki talebin yarısı seviyelerinde olmasını beklediklerini söyledi.

Günümüzde konut kredileri ve taşıt kredilerindeki hızlı artışın çok konuşulduğuna işaret eden Sönmez, ekonomide aşırı ısınma olduğuna inanmadığını, aşırı borçlanma olduğunu, borçlanmanın sürekli olması halinde bunun risk oluşturacağını, yılın üçüncü çeyreğinde bireysel kredi taleplerinde büyük düşüş beklediği için de böyle bir risk görmediğini belirtti.

Önlem Alınmasına Gerek Kalmayacak

KOBİ'ler bazında mikro ölçekteki işletmelerde kredi artışının diğer firmalara göre çok daha fazla olduğuna dikkati çeken Sönmez, şunları söyledi:

"Orta ölçekli, Anadolu kaplanlarında, organize sanayi bölgeleri veya büyük firmalarda ise çok yüksek bir talep artışı yok. Büyük firmalar ve makro KOBİ'lerin kredi talep artışları normal trendinde gidiyor. O nedenle kredileri kendi içinde ayrıştırıp 'enerjiyi ayrı tutalım, buraya çok kredi verelim, öbürlerine de talep ne geliyorsa onu verelim ama toplam büyüklük yüzde 30'a gelsin' yaklaşımını bizim ekonomimiz kaldıramaz.

Önemli olan, cari açığın GSYH'nin yüzde 7 oranını geçmemesi için toplam kredi hacmindeki artışın yüzde 25'i geçmemesi... Tedbirleri, alınan kararları doğru buluyoruz, destekliyoruz. Ben aynı zamanda Türkiye Bankalar Birliği yönetimindeyim. 28 yıldır sektörün içindeyim. Biz verilen mesajları sektör olarak çok iyi algıladık. Hiçbir bankanın yıllık büyüme hedefinin üzerine çıkmaya çalışacağını hiç zannetmiyorum. Dolayısıyla bir önlem alınmasına da hiç gerek kalacağını düşünmüyorum.

Hızlı yukarı çıkışlar, hızlı inişler ekonomiler için iyi bir şey değil. Bugün beğenmediğimiz yüzde 25'ten Avrupa'da bahsettiğimizde 'yüzde 25'i beğenmiyor musunuz' diye şok geçiriyorlar. Kendileri yüzde 5-6 büyürken, biz 'yüzde 25'i nasıl sınırlarız' diye konuştuğumuzda Avrupalı bankacılar 'biz ayrı dünyaların insanlarıyız' diyorlar."

Şu Anda Gelinen Nokta İdeal

Bankalardaki maliyet artışına ilişkin de istikrarın bu şekilde gitmesi halinde bunun üzerine değişik vergiler, dolaylı veya dolaysız ek vergilerle daha fazla maliyet binmemesi gerektiğini ifade eden Sönmez, şöyle devam etti:

"Daha fazla maliyet gelirse sektörün büyüme hızı biraz yavaşlar. Sektör, munzam artışları bir parça daha kaldırır. Ama bunun da dozajının iyi belirlenmesi lazım. Munzam karşılığa faiz de verilmediği için, munzam karşılık artacaksa faiz oranında bir revizyon yapılabilir. Bankaları istikrarlı bir şekilde kontrol altında tutmaya kesinlikle katılıyorum. Şu anda gelinen noktanın da ideal olduğunu düşünüyorum. Ama bundan sonra bankaların yatırım yapma, kredi verme iştahını daraltıcı ek tedbirler gelecekse onun yanında sıfır munzama artı bir şey verilmesi gibi de başka enstrümanlarla dengelenerek büyütülmesi gerektiğine inanıyorum. Zaten benim hissiyatım da bu şekilde bakıldığı yönünde."

Banka Sermayesini 568 Milyon Liraya Çıkardık

Eurobank Tekfen Genel Müdürü Sönmez, sermaye artırımına giderek bankanın sermayesini 380 milyon liradan 568 milyon liraya çıkardıklarını, bunun daha çok kredilere dönüşeceğini belirterek, "Bu sermaye artışının KOBİ'lerimize yol, su, elektrik olarak döneceğine ve ülkemizin büyüyeceğine katkıda bulunacağına inanıyorum. Piyasadaki endişelerin yerine seçim sonrasında ülke ekonomisinin daha da iyi olacağını düşündüğümüz için buna hazırlık amacıyla sermaye artırımı gerçekleştirdik" dedi.

Bu olumlu yaklaşımda özellikle Anadolu piyasasına çok entegre olarak buranın gidişini yakından izlemeleri, siyasi istikrarın devam etmesi ve ekonomi yönetiminin başarılı performansını seçim sonrasında da sürdüreceğine olan inançlarının etkili olduğunu dile getiren Sönmez, olumlu beklentilerin bankanın yatırımlarını daha da büyütme yönünde kendilerini teşvik ettiğini söyledi.

Kaynak: Dünya Gazetesi