Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Türkiye Piyasası Yorumu

08/05/2019

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Bölgesel Başekonomisti Roger Kelly, bankanın "güçlü şekilde Türkiye'ye odaklanmaya devam ettiğini" söyledi. Diğer taraftan yatırımcıların, bankacılık sektöründeki varlık kalitesinin şeffaflığı ve rezervlerin seviyesi gibi belli konularda devam eden endişelerine dikkati çekti.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Bölgesel Başekonomisti Roger Kelly, EBRD'nin Türkiye faaliyetlerine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Öncü göstergelerin, Türkiye ekonomisinde yılın ilk çeyreğinde dip seviyenin görülmüş olabileceğine işaret ettiğini belirten Kelly, kamu bankalarının öncülüğünde yaşanan kredi büyümesinin toparlanma getirebileceğini ifade etti.

EBRD'nin Türkiye'ye yatırımları konusundaki kararlılığının devam ettiğini vurgulayan Kelly, "EBRD, güçlü şekilde Türkiye'ye odaklanmaya devam ediyor" dedi ve bankanın şu anda yatırım yaptığı 38 ekonomideki portföyü içerisinde en büyük payı Türkiye'nin aldığı bilgisini verdi.

EBRD'nin Türkiye projeksiyonlarına da değinen Kelly, "Pozitif yada negatif şokların olmaması durumunda ekonominin 2019 yılında %1 daralmasını, 2020 yılında ise %2,5 büyümesini bekliyoruz" dedi.

Yatırımcıların yerel politik ve jeopolitik risklerin çözümlendiğini görmek istediğini ifade eden Kelly, "Yatırımcıların bankacılık sektöründeki varlık kalitesinin şeffaflığı ve rezervlerin seviyesi gibi belli konularda devam eden endişeleri var. Bu endişeler liranın oynaklığını artırıyor ve ekonomide aşağı yönlü riskler oluşturabilir" şeklinde konuştu.

Roger Kelly, Türkiye'de halihazırda enflasyonun Merkez Bankasının hedeflediği seviyenin üzerinde seyrettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Bu, özel sektörün döviz cinsinden borçlanmaya bağlanmasına, ekonominin dışsal hassasiyetinin artmasına ve dolarizasyonun devamına neden oluyor. Buna sürdürülebilir sıkı para politikası ile cevap verilmesi gerekiyor. Bu, tabii büyüme oranlarına ket vuracaktır." Türkiye'ye yönelik sermaye hareketlerine de değinen Kelly, "Ekonomi, ağırlıklı olarak dış sermayeye bağımlı. Fakat Türkiye, küresel likiditenin görece bol olmasından dolayı şanslı. Küresel sermaye koşulları iyi seyrederken, Türkiye sermaye açısından çekici bir destinasyon durumunda. Bunun için ön koşul, istikrarlı ve öngörülebilir bir politika ortamının olması" dedi.

Kaynak: Dünya